Her gün tüketiyorsanız fark etmeden karaciğerinizi bitiriyorsunuz!

Protein Tozu Kullanımı Gençler Arasında Artıyor!

Son dönemlerde gençler arasında protein tozu kullanımı oldukça yaygınlaşmış durumda ancak bu popüler alışkanlığın bazı sağlık riskleri beraberinde getirdiği biliniyor. Vücut geliştirme ve kas yapma amacıyla tercih edilen protein tozlarının yanlış kullanımı ve içerdiği zararlı maddeler sağlık problemlerine neden olabilir.

Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Vedat Göral, protein tozlarının sağlıksız kullanımının karaciğer yetmezliği, böbrek sorunları ve kalp hastalığı gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğine dikkat çekiyor. Özellikle gençlerin bilinçsizce ve aşırı miktarda bu tür takviyeleri kullanmasının vücutları üzerinde geri dönüşü olmayan zararlara neden olabileceği konusunda uyarıda bulunuyor.

‘Protein Tozları Masum Değil!’

Prof. Dr. Göral’ın belirttiğine göre, protein tozları masum gibi görünse de aslında içerdikleri bazı maddeler nedeniyle tehlikeli olabilir. Protein tozları genellikle süt, yumurta, soya ve whey proteinlerinden oluşur ancak içlerine toksik maddeler ve bazı anabolik steroidler eklenebilir. Bu maddeler vücutta kas kütlesini artırırken karaciğer fonksiyonlarını bozarak ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.

‘Karaciğer ve Böbrekler Risk Altında!’

Protein tozlarının özellikle alkolle birlikte kullanılmasının riskini arttırdığını ve karaciğer ile böbrekler üzerinde ciddi etkilere neden olabileceğini belirten Prof. Dr. Göral, karaciğer hastalığı veya karaciğer yağlanması gibi rahatsızlıkları olan kişilerin bu tür takviyelerden kaçınması gerektiğini vurguluyor. Ayrıca, kalp yetmezliği riskini artırabileceği de biliniyor.

‘Doğal Gıdalara Dönün!’

Prof. Dr. Göral, protein tozlarının aşırı ve sürekli kullanımının ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirterek gençlere doğal gıdalarla beslenmelerini öneriyor. Organik ürünlerin vücuda zarar vermediğini ve vücudun bu tür gıdalara daha uygun olduğunu belirtiyor. Günlük beslenmede yumurta, yoğurt, peynir, balık ve et gibi doğal ürünlerin tercih edilmesinin daha sağlıklı olabileceğine dikkat çekiyor.

‘Dengenizi Koruyun!’

Gençlere sağlıklı bir yaşam için doğal beslenmeye ve dengeli bir şekilde protein takviyesi almaya dikkat etmeleri gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Göral, zararlı etkilere neden olabilecek protein tozlarından uzak durmaları konusunda uyarılarda bulunuyor.

Related Posts

Sağlık Bakanlığından güvenli tatil için plajlara yakın takip

Sağlık Bakanlığı, plajlar ile göl ve deniz kıyılarında su kalitesini izlemek amacıyla 35 ilde 1700’e yakın noktada düzenli numune alarak mikrobiyolojik analiz yapıyor.

Cilt sağlığı için doğal kolajen desteği sağlıyor! Günde 15-20 gram tüketilmeli

Tahinin, çinko gibi mineraller açısından zengin olduğunu kaydeden Prof. Dr. Muhsin Konuk, susamdan elde edilen tahinin, içerdiği zengin vitamin ve mineraller sayesinde cildin en önemli yapı taşı olan kolajen üretimini doğal yollarla desteklediğini anlattı.

Sağlık emekçisini bayramda bedava çalıştırma formülü: ‘Emeğe yapılan açık bir haksızlık’

Sağlık çalışanlarına normal mesai tamamlanmadan yapılan bayram çalışmaları için herhangi bir ek ücret ödenmediğine dikkat çeken SAHADER Başkan Yardımcısı Filiz Aksu, “Emekçinin emeğine yapılan açık bir haksızlıktır” diye konuştu.

Türkiye’de 1 milyon kişi ölçüldü: Fazla kilo ve obezite oranları açıklandı

Sağlık Bakanlığı, ‘İdeal Kilonu Öğren Sağlıklı Yaşa’ kampanyası kapsamında 10-23 Mayıs tarihlerinde Türkiye genelinde 1 milyon 143 bin 189 kişinin boy-kilo ölçümünün gerçekleştirildiğini ve 673 bin 25 kişinin vücut kitle indeksi (VKİ) derecelendirmesinde ‘normal’ aralığında olmadığını duyurdu.

20’li yaşlarda kanser tehlikesi: Bu belirtileri göz ardı etmeyin

Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Melih Şimşek, son yıllarda genç yaş grubunda meme, kolorektal, pankreas ve testis kanseri vakalarının arttığını belirtti. Özellikle ailede kanser öyküsü bulunan bireylerde, tarama ve kontrol süreçlerinin erken yaşta başlaması gerektiğini vurgulayan uzman, düzenli takiplerin hayat kurtardığını söyledi.

Balık keyfiniz kabusa dönüşmesin! Bir lokması bile büyük riskmiş

Balık, yüksek biyolojik değere sahip proteinleri, omega-3 yağ asitleri (özellikle EPA ve DHA), D vitamini ve iyot gibi önemli mikro besinleri içeren değerli bir hayvansal besin kaynağıdır. Dyt. Beste Mum, ancak bazı bireylerde bağışıklık sistemi tarafından alerjen olarak tanımlanarak ciddi reaksiyonlara yol açabileceğini söyledi.